e
sv

Eyyam-ı Bahur Nedir?

253 okunma — 12 Ağustos 2023 10:08

Türkçe’de asırlardır kullanılan bu ifadenin bize Araplardan geçmiş olduğunu zannedenlerin milliyetçilik, hattâ artık milliyetçilikten de öte ırkçılık damarları kabarıyor. Celâllenip “Bu söz de nereden çıktı?” diye sosyal medyanın çöplüğünde verip veriştiriyorlar.

Aynı cehaleti üç sene önce de gözümüze sokmuşlardı. “eyyâm-ı bâhur” sözünü ilk defa işitenler arasında “Bizi Araplaştırmaya çalışıyorlar. Türkiye lâik kalacak!” diyeni bile olmuştu. Şimdi de bu kavramı mültecilere bağlayanlar çıkıyor…

Eyyâm-ı bâhur hakkında iki günden buyana sosyal medyada yazılan birbirinden derin ve ilmî ifadelerden birkaçını üslûplarına ve imlâlarına dokunmadan aynen nakledeyim:

* Bu eyyamı bahur nereden çıktı? Bırakın bu arap seviciliğini. Çok sıcak günler geliyor diyeceksiniz.

* Neden adı Eyyam-ı Bahur Arapça gibi zaten nefret ediyorum ülkenin sıcak havası bile Arapça geliyor püh.

* Eyyamı bahur ne a…. Bunun Türkçesi yok mu? Dünyada Arap coğrafyasından başka bir yerde hükmü olmayan bir dile bu hayranlık neden?

* Eyyam-ı bahur sıcakları geliyormuş. Artık kavurucu, kızgın sıcaklar yerine Arapça sözler kullanıldığına göre ülkenin ne kadar Araplaştığını varın hesap edin.

Cehaletinin çıtasını yükseltebildiği kadar yükseltmeye uğraşan birileri de bilmem kaç yaşına geldiklerini ama şimdiye kadar “eyyâm-ı bâhur” diye bir söz işitmediklerini yazıyorlar. “Bu söz, Türkiye’yi işgal eden Suriyeli mültecilerin marifetidir” meâlinde sözler ediyorlar.

Bu iddia “Kazık kadar herif oldum, ot geldim, çok şükür ot gideceğim” demenin bir başka ifadesidir!

Eyyâm-ı bâhur kavramı bazı heriflerin yahut hatunların kanına dokunuyor ama İngilizce ruhlarını okşuyor olmalı ki, sıcaklığın artacağını söylerken İngilizce’de “tepe”, “zirve” demek olan “peak” kelimesinden medet umup bu kelimeyi okunduğu şekilde yazmaktan ve “sıcaklıklar pik yapacak” demekten hiç beis görmüyorlar.

İşte size “Arapça olmasın ama herhangi bir batı dili, meselâ İngilizce olsun, başımızın üstünde yeri var” zihniyetinin mükemmel bir örneği!

Kuzey Yarımküre’de Temmuz’un sonunda başlayıp Ağustos’un ortalarına kadar devam eden ve “çok sıcak günler” mânâsında kullanılan “eyyâm-ı bâhur” sözünün kaynağını, Batı ve Doğu dillerindeki karşılıklarını, kökenindeki mitolojik bağlantıları, bir Arap’a “eyyâm-ı bâhur” dediğiniz takirde adamın hiçbirşey anlamayacağını, zira bu ifadenin sadece bize mahsus olduğunu ve gençlik senelerimizin eyyâm-ı bâhurunda denize girdiğimiz takdirde boynumuza mutlaka parlak metalden birşeyler takmamızın sebebini bundan üç sene evvel uzun uzun yazmıştım. İnternetten hemen bulabilirsiniz…

Yazının başlığında da söylediğim gibi eyyâm-ı bâhuru bile ideolojik didişme ve cehalet ile tütsülenmiş saçma sapan bir tartışma konusu hâline getirmeyi becerdik ya, helâl olsun bizlere!

Murat BARDAKÇI

  • Site İçi Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.