Hayata sarı kırmızı bakıyoruz!
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Hayata sarı kırmızı bakıyoruz!
Burada her şey var!
Amerikan Sapığı filminin ana kahramanı Patrick Bateman, tam anlamıyla bir narsisttir.
– İlgi manyağıdır.
– İnsanların ona hayran olması ister.
– En ufak bir eleştiriye bile dayanamaz.
– Başkalarının duygularını anlamaz veya önemsemez.
Patrick oldukça dengesiz ve saldırgan bir insandır. Küçük bir olay bile onu harekete geçirebilir. Örneğin Elizabeth, Whitney Huston’ı dinlediği için onunla dalga geçtiğinde Elizabeth’i öldürür. Patrick için önemli olan tek şey kendi imajıdır. İşinden ya da kariyerinde ilerlemesinden değil, yalnızca başkalarının onu nasıl gördüğü üzerinden hayatını kurgular.
Bu durum çözülmeye başladığında giderek psikotik hale gelir. Patrick Bateman kırılgan bir erkeksi egonun harika bir hicividir; en ufak bir yorumla parçalanabilecek bir kişilik. Bütün bu narsistik eğilimleri onu kendine ait yeni bir dünya yaratmasına sebep olur. Bu fantezi ile gerçeğin birbirine girdiği dünyalar onun acı veren yaşamından bir nevi kaçışıdır.
İçindeki nefret ve hayali cinayetleri hep bu dünyanın içerisinde cereyan eder. Patrick sadece kendisine değil seyircisine de yalan söyler. Bu da onu klasik bir “güvenilmez anlatıcıya” dönüştürür.
Yorum Yaz