e
sv

Sokak Köpeği Sorununa Timsahlı Çözüm!

246 okunma — 15 Aralık 2023 20:13

Türkiye’de son yıllarda artan başıboş sokak köpeği sorunu son günlerde zirve yapmış durumda. Köpeklerin yol açtığı insan, özellikle çocuk ölümleri büyük infiale yol açarken, bu soruna karşı hiçbir şey yapılamıyor oluşu insanları çıldırma noktasına getirdi!

Twitter’da @jeopolitikturk hesap adıyla paylaşımlar yapan bir kişi ise olayı bambaşka bir boyuta taşıyarak, eğer başıboş köpek sorunu çözülmezse, İnternet üzerinden sipariş ettiği yavru timsahları İstanbul Boğazı’na salacağını duyurdu!

Hazır ol İstanbul! Yeni komşuların geliyor. Boğaz artık onların da yaşam alanı. Feribota binerken dikkat edin, sonra bacağımı kopardı falan yok. O kadar ölüme yaralanmaya rağmen itlere bir şey demiyorsunuz, buna derseniz demek ki sürüngen hayvan düşmanı faşistsiniz!

Sahilde bu görüntüyle alakalı bir sorununuz itirazınız varsa, hemen hemen acil tüm işi gücü bırakıp, psikoloğa koşun gidin. Çünkü hayvan düşmanısınız demektir. Üreme hızına göre 2 yılda sahilleri bu hale getirecem zaten. Sahiller timsahların yaşam alanı, vatandaşların değil. Mesela parklar da köpeklerin alanı. Gerçi o da ancak şimdilik, Komodo ejderini parklara salınca, oradaki güç dengesi değişecektir. Özetle vatandaşın yeri evidir, dışarısı öncelikli olarak hayvan dostlarımıza aittir.

Bu itperest lobisi, köpeklere yalan yanlış Allah’ın dilsiz kulu diyorlar. Fakat köpeklerin dili var. Bir timsahın ise dili yok. Bu aşağıdaki resimlerde net bir şekilde görünüyor. Timsah özelliklerinden duyar kasarak bağış topluyorlar. Bir de utanmadan timsahları itlaf etmek istiyorlar ki rekabet ortadan kalksın. Onları Boğaz’a salacağımı duyunca kudurup beni Bakanlığa şikayet ettiler. Pis itperestler siz hani hayvanseverdiniz? Siz hastasınız, sadece it seviyorsunuz. Dünden beridir bana ve timsahlarıma saldırıyorsunuz. Arkadaşlar, gördüğünüz gibi Allah’ın gerçek dilsiz kullarına yardım etmek istiyorsanız, bağışınızı itperest derneklere değil, TimsahDer’e vereceksiniz.

Şu anda İstanbul, bir turistin gözünden, taksi terörü ve sahipsiz köpekten kuduz kapma riski olan kalitesiz bir şehir olarak görülüyor. 4 yıl içinde şehrin imajını değiştireceğim. İstanbul, Avrupa’nın timsahlı şehri olarak anılacak.

Sevgili yol arkadaşlarım, Son dakikalarda sabırsızlıkla bir açıklama beklediğinizi biliyorum. Yoğun iletişim trafiği, çalan farklı telefonlar, medyadan gelen talepler, susmayan mesaj kutusu, sekreterimin sadece İngilizce ve Almanca konuşması, bu açıklama tweetini biraz geciktirdi. Fakat artık buradayız ve beraberiz. Öncelikle en önemli olduğunu düşündüğüm haberi, uzatmadan vereceğim. Lafı dolandırmadan ve açık konuşmayı severim. Sorunun çözümünde siyasi otorite olan yetkililer ile alternatif kanallar üzerinden diyalog kurarak çözüm aramaya çalıştık.

Ben, başıboş hayvan probleminin, hep sürekli “topu taca atan” ve süreci nihayete erdiremeyen açıklamalarla, olması gerekenden daha karmaşık hale geldiğini düşünen bir lider oldum. İlkesel olarak bir çözümsüzlük ve belirsizlik tablosunun içinde yer almayı da mühendislik kariyerim dahil, hayatımın hiç bir evresinde asla tercih etmedim. Bu nedenle görüşmelerde aldığımız yol ve geldiğimiz nokta itibariyle belediye yetkililerine verebileceğim tek şey, hiçbir şey. Timsah indirme törenimiz, planlandığı gibi haftaya, 22 Aralık Cuma günü, 20 timsahla, sahil boyunca simültane olarak 5 farklı noktada gerçekleştirilecektir.

Karara giden süreçte, önceden yapılan çalışmalar ve ekibimle yürüttüğüm simülasyonlar farklı alternatif sonuçlara ışık tuttu. Vereceğim kararın, şehrin tarihini değiştirebilecek doğası yani doğup büyüdüğüm İstanbul üzerindeki yüksek potansiyel etkisinin farkında olmak, üzerimdeki ağırlığı arttırır sanıyordum. Fakat öyle olmadı. Diyalog kurma çalışmalarımız, benim düz bir duvar ve kapalı kapı olarak tanımladığım son raddesine kadar yeterince yoğun ve yorucuydu.

Kadim şehrin tarihini değiştirecek timsahları salma kararını verirken ise üzerimdeki yükün bir anda hafiflediğini hissettim. Bu ilk anda beni şaşırtsa da, nedenini anlamam uzun sürmedi. Nedeni bu satırları yazarken hitab ettiğim dostlarımdır. Arkamda sürükleyip, sırtımda taşıdığım timsahları, omuzlarıma alırken yalnız olmadığımı görmektir. Bu ağırlığı benimle yan yana paylaşan yüzbinler ve aslında ne yaptığımızdan haberi bile olmayan ama bu probleme derhal çözüm isteyen milyonlardır.

Biliyorsunuz ki sürecin başından beridir, timsahları özgürleştirme projemiz kapsamında ne sizden bir bağış istedim ne de itperestler gibi dilencilik yaptım. Şimdi itperestler beni de kendileri gibi sanmış ki, bağış toplayacağımı ve ekmeklerini böleceğimi sanıp kudurmuşlar. O yüzden zaten bu timsah yavrucuklara, hayvansever olduklarını iddia etmelerine rağmen en sert tepki bu azgın azınlıktan geldi. Şimdi de aldığım bilgiye göre timsah hareketi üzerinden dolandırıcılık deneyecekler. Müsade etmem. Eski takipçilerim biliyor, bazıları ile de şahsen tanışıyorum ama size de bir daha anlatayım.

En başında söylediğim gibi ben zengin bir adamım. Yurtdışında yaşayan 30 yaşında evli, mühendis, 2 şirket sahibi biriyim ve ASLA sizden hiçbir yolla para toplamayacağım. Normal zamanda özel bir planım yokken bile cüzdanımdan çıkan para budur. Timsah aldığıma inanmayan bazı itperestler, yok efendim 1000 doları bir arada görmüşümdür yazmış. 100 kat fazlası yanımda öylesine duruyor…

Tüm servetime de bir milyon yıl dilenseniz ulaşamazsınız. Beni cahil dilenci itperest kadronuzla karıştırmayın. Ben, direne direne kazanacağız diye bağıran fakir gariban işçiyle de karıştırmayın. Zenginin protestosu iz bırakır, bunu söylemiştim. Tüm Dünya’da son 100 yılda timsah saldırılarında ölenler, son 1 yılda başıboş köpek saldırılarında ölenlerden az. Siz timsahlar yırtıcıdır derken gidin önce bir pis dişlerinizi fırçalayın. Sokakta köpek oluyorsa boğazda timsah niye olmuyormuş?

İstanbul’u 2 yılda Avrupa’nın timsah şehri yapacağım, 500 üzerinde timsah sahillerde doğal alanlarında yaşayacak. 4 yıla bu rakam 10 bine çıkacak. O zaman bile itlerin şu anda olduğu gibi bir rahatsızlık vermeyecek ve tehlike arz etmeyecekler. Timsahlar çeteleşmez, insanlara yaklaşmaz, geceleri havlamaz. Timsahlar asildir asil. Siz ona bir şey yapmazsanız size saldırmaz. Ekrem efendi başta olmak üzere, bu itperestlerin hepsine göstereceğim. Takipte kalın…

  • Site İçi Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.